Kelime |
Açıklama |
à grand bruit |
gürültü patırtıyla |
à grand renfort de |
birçok ... yardımıyla |
à grand-peine |
güçlükle |
à peu de chose près |
aşağı yukarı |
aller grand train |
har vurup harman savurmak |
arrière-grand-mère |
(pl arrière-grand-mères) /aryergrañmer / nf büyük nine, büyük büyükanne |
arrière-grand-mère |
[la] büyük nine, büyük büyükanne |
arrière-grand-père |
(pl arrière-grand-pères) /aryergrañper / nm büyük dede |
arrière-grand-père |
[le] büyük dede |
attendre après une chose |
dört gözle beklemek |
au grand complet |
hiç eksiksiz |
au grand dam de |
zararına, aleyhine |
chausser grand |
ayağa bol olmak |
chose |
/şoz / nf şey, nesne, eşya; olan, olay; sorun, mesele en tout état de choses ne olursa olsun être tout chose rahatsız olmak parler de choses et d'autres şurdan burdan konuşmak |
de grand standing |
çok konforlu |
déployer un grand effort |
büyük çaba göstermek |
en grand |
doğal büyüklükte, geniş ölçüde |
être tout chose |
rahatsız olmak |
faire bond'une chose |
ziyan etmemek, iyi kullanmak |
faire le grand voyage |
ölmek, ebedi yolculuğa çıkmak |
faire métier et marchandise d'une chose |
alışık olmak, her zaman kullanmak |
faire une chose dans le silence |
gizlice yapmak |
grand |
, e/grañ, grañd / adj büyük, geniş; uzun, uzun boylu; şiddetli; önemli; soylu * adv pek, çok en grand doğal büyüklükte, geniş ölçüde grand air açık hava grand jour güpegündüz grand livre ana hesap defteri, defteri kebir grand ouvert ardına kadar açık grand magasin büyük mağaza grand public kamuoyu grande surface hipermarket grandes vacances yaz tatili voir grand büyük tasarıları olmak |
grand air |
açık hava |
Grand Chariot |
Küçükayı |